ilk diş

 Epeydir ertelediğimiz aşıları yaptırdık babannedeyken. Bilmiyordum tam 4 aşı oldu kuzucum hemşire ağzına ilacı dökerken hareket var gibi ağzında dedi. Evde baktık sağ alt dış patlamış. Çok sevindim çok kaşıyordu kuzucum biraz rahatlar en azından diye umuyorum. Akşam çok huzursuzdu hemşirenin aşılar eskisi gibi değil ateş yapmaz demesine karşın tedbirli gitmiştim sağlık Ocağı'na. Ateşlenmedi ama çok ağladı akşam uykusuna geçerken, son çağremiz olan arabayla tur atma yöntemine başvurduk. Uyudu ama zor bir geceydi

.
 Bikaç gün öncede grip oldu kuzucum. O küçücük ağzı burnu aktı hapşırdı sürekli. Ateşlenmeden bikaç günde toparlandı çok şükür.

Örgü Supla

         Bu bir itiraftır!bu güzel servislerin modelini Mudo Concept'ten arakladım:) Hatırladığım fiyatı 12lira falandı. Almayım hem ucuza maleder hem kendim uğraşır yaparsam daha mutlu olarak kullanırım diye ördüm. Fakat geçen hafta uğradığımda fiyatı 5liraya inmiş:) yani ip parasıyla kafa kafaya geldi. Model merserize iple çok kalın düştü. Altın Başak Kroşe diye bi ip var almışım zamanında onunla çok daha güzel oldu. Bide kolalamak lazım. Kışın bu ipi bulmak zor yaz geldiğinde(inşallah gelir bugun bile kar yağdı) yemek takımıma göre 12 kişilik öreceğim.Oyee

morumsu

 Nezaman başladığımı hatırlamıyorum. Üstüne çocuğum oldu hatta 6 aylık oldu, ev taşıdım,ücretsiz izin aldım,  1kere İzmire 3 kere İstanbula gittim,araba değiştirdik, iki altın kolyem 1 künyem oldu. Ekin biçme zamanımıydı, yazmıydı kışmıydı acaba yine hatırlayamadım. Tam olarak ne zaman başlamıştım acep?

Fakat bitti bizim Köçek kullanırmı bilmem ona niyetlenerek mor yapmıştım. Eviyle uyumlu olsun diye sevmezse geri alırım. E okadar emek!

pon pon terlik :)

    Ton tonlaraağaa pon pon terlik..Ton tonlaraağaa pon pon terlik.. yeteeeeeeer! Bi de şarkısı var. yaparkende bu saçma şeyi sürekli söyledim. Artık telefondaki Köçek e yeter lütfen yeter deyince toparlandım, kendime geldim. Derya Baykal'dan öğrendim, hem patiği hem şarkıyı:)Ton tonlaraağaa pon pon terlik.Ton tonlaraağaa pon pon terlik........

KRİPTORŞİDİK TESTİS

     Tüm haftasonumuz hastanelerde geçti. İkna olmadık birkaç doktora gösterdik. Aslında alerjik durumlardan daha endişeliydik bi gösterelim neden yoğurt veya peynir yiyemiyor da ağız çevresi kızarıyor dedik. Ama çokta ciddiye almadığımız daha doğrusu zamana bırakıp ötelediğimiz inmemiş testis konusu kafamızı karıştırdı. Kesinlikle 1 yaşını doldurmadan ameliyat olması gerektiğini  yoksa testisin karın içerisine yerleştiği ve ısıya mağruz kaldığı için ilerde işlev göremeyeceği söylendi. Kesinlikle cerrahi operasyon gerekiyor! Benim yine beynim karıncalandı, ellerim titredi,çarpıntım tuttu, düşünme yitimi kaybettim. 
     Önerilen zaman, çocuk fazla ayaklanmadan bu işin yapılması gerektiği. Baharda ameliyat olacak kuzucum hazır anestezi almışken sünnetide yapılacak. Daha çok minik, nasıl olacak bilmiyorum.Kafam çok karışık.

uyku hadisesi ve öğretilmiş doğrular

Algıda seçicilik bu ya aylardır gündemimin hep en üst sıralarda yer alan UYKU sorunu tv programlarında işlenmekte.
Fakat çözüm hiç işime gelmiyor yani çözüme giden yol deniyorki :
-uykunun bir tarifi olduğu bebeğe öğretildiği, mesela sallanarak uyutulan çocuk uyumanın sadece böyle olduğunu öğrendiği için uykuya geçişlerde mutlaka sallanmak istiyor.
-uykuya dalabilmek(işte sorun bu) kazanılan bir yetidir. mesela bisiklete binebilmek veya yüzmeyi öğrenmek gibi,
-gece uyanmalarının bir sorun olmayıp asıl sorunun tekrar dalamamak ve memeyi bir araç olarak kullanmak istemeleri.(ki yalancı meme diye bir araç varken anne memesi tercih ediliyor:) )
-bebeğin 4 ay anneyle tensel temasa ihtiyacı var. (yani bizim sıpanın buna artık ihtiyaç duymaması lazım)
-6 ay sonunda gece beslenmelerinin kalkması gerektiği (ben hala kaç kere uyandığımı hatırlamıyorum ve uyanınca artık neyaptığımıda hatırlamıyorum o sersemlikle)
-uykuya geçiş için uyarıcıların olması gerektiği (yürüyüş,oyun) ve bunun rutine bağlanması.hergece banyo yaptırmak, ışıkları loş hale getirmek gibi.(bak yine cemre aklıma geldi:) havalar çok kötü)


Benim işime gelmeyen kısmına gelince, bu alıştırma süreci biraz sancılı. Günler alabiliyor o bi yana çocuğun ağlamasına göz yumman gerekiyor. Birkaç defa denedim fakat bizim sıpa doğduğundan beri uykuya geçişte zorlanan ve 20şer dk uyuyan bir çocuk olduğu için başaramadım. E tabi kararlılıkta çok önemliymiş kararımın arkasında sağlam durdummu hayır. Şimdi ayakta sallanarak uyuyor. Ooh uyudu baya uyur diyorum yemin ediyorum sadece kafamı çevirdiğimde o koca gözleriyle bana bakarken görüyorum. Al buyur bu çocuğun kendi kendine uyumasını sağla!
Benim huysuz oğluşum bu konuda beni çok zorluyor. Annelik çok tuhaf  fedakarlığın sınırı yok. Diyorumki ne olursa olsun sağlığı yerinde ve hep benim yanımda olsun bikaç yıl az uyurum n'yapayım:)

sevgili cemre

       Seni hiç bukadar beklediğimi hatırlamıyorum. Bana mutluluğun resmini çiz deseler ufak bi oda hayal ederim, çıtır çıtır yanan soba, yanı başında bir kedi, örgüsünü ören anneanne ve dışardaki mis gibi yağan kar derim. Karı soğuğu çok severim ama bu yıl hakkaten kabak tadı verdi, e git artık! Eve tıkılıp kaldığım yetmiyormuş gibi birde kara kışla mücadele edyoruz. Biliyorum ağustos bastırınca tekar hasretle nerde bu soğuklar diycem. Ama şimdilik yeter ya ne dersin?
       Sevgili cemre düşüpte sıcaklığınla bizi sarmaladığın günleri hasretle bekler gözlerinden öperim.


not:bu arada 'cemre kötü yola düştü' gibi iğrenç espirilere de mağruz kalıyorsun benden söylemesi!

6

         Huysuzum, uykusuzum, inatçı keçim,cin gözüm, hayatımın anlamı canım oğlum artık tam 6 aylık(yazıyla altı:)). Çabuk ve kolay geçmedi sevgili blogger kardeşlerim bu altı ay. Tam altı aydır geceleri 3saat uyku uyumadım,kuaföre sinemaya, tiyatroya, tunalıya, kızılaya,dost kitapevine gitmedim uğradıysamda keyif almadım. Aklım beynim ruhum tam altı aydır bu sıpada. Sılanın meşakkatli yollarında yalnız başıma ruhumu, nefsimi terbiye ederken annelik denen denizin içinde vatozlarla, köpek balıklarıyla savaşıyorum.. 
           Oğlum yarı yaşında,yaşını tamamlandığınıda delikanlı olduğunuda görür bu gözler inşallah. Ama yavrucum söyleyim ilerde bana bu çektirdiklerinin hesabı sevilinden olmadı karından sorulacak acısı çıkartılacak nihaha. Ee bu işler böyle:)